SEBEP Mİ SONUÇ MU? - teamcoaching

SEBEP Mİ SONUÇ MU?

‘’Yeni bir fikre uzanan bir zihin, bir daha asla orjinal boyutlarına dönmez,’’ Oliver Wendell

Modern insanın tüm çabası sonuçları değiştirmeye yönelik. Sonuçlar değişince istedikleri, arzu ettikleri hayatlarını dönüştürecek gelişmelerin olacağını düşünüyorlar. Oysa ki sonuç sadece bir sonuçtur.
Sizin işinizde arzu ettiğiniz seviyelere bir türlü gelememenize; insanlar ile ilişki sorunları yaşamanıza yani öyle ya da böyle bir SONUÇ almanıza neden olan aslında başka şeylerdir. Bununla birlikte o kadar çok sonuçlara odaklıyız ki bir an önce sonuçları değiştireceğini düşündüğümüz fikirlere, uygulamalara kaptırırız kendimizi…
Oysa ki çok basit bir anlatımla o sonuçları oluşturan bir sebep veya sebepler vardır.
Bizler sadece aldığımız ‘’SONUÇ’’ ları değiştirmeye çalıştığımızda etkilendiğimiz fikirlerin, teorilerin, okuduğumuz kitapların ,gittiğimiz seminerlerin etkisi bir süre sonra kaybolur ya da ilk günkü kadar bizi etkilemez.
Bundan dolayıdır ki çoğu kişisel gelişim metodunun işe yaramadığı gibi bir lafta dolaşır ortada. Oysa ki bunun sebebi sonuçlara odaklı olarak o fikri alanların bir müddet sonra etkiyi ilk günkü gibi hissetmemesidir tam olarak konu
Oysa ki her ‘’SONUÇ’’ bir ‘’ SEBEP’’ ten dolayı hayatımızda vardır. İşimizde arzu ettiğimiz başarıyı gösteremememiz veya ilişkilerimizde benzer sorunları sürekli yaşamamıza yani ‘’SONUÇ ‘’ üretmemize neden olan ‘’ SEBEP’’ lerdir.
Burada SEBEP lerin ne veya neler olduğunu anlamadan ve kendimizi bu konularda geliştirmeden yaptığımız her şey yüzeysel kalır ve içselleşmeyen hiç bir bilgi de insanı değiştirmez dönüştürmez.
Yaşadığımız o başarısızlıklara veya arzu etmediğimiz sonuçlara odaklanmak yerine onları var eden zihin kalıplarını anlamak yahut anlamaya çalışmak bizi ‘’SEBEP’’ lere götürür.
James Allen, As A Man Thinketh adlı kitabında şöyle diyor: ‘’ Çoğu insan elde ettiği sonuçları geliştirmek için çaba gösterirken kendilerini değiştirmek konusunda isteksiz. Bu yüzden oldukları yerde sayıyorlar.’’
Sonuçları değiştirmek istiyorsak işe kendimizden başlayacağız o halde.Peki bu nasıl mümkündür?
Burada bizim zihin kalıplarımız devreye giriyor .Bu zihin kalıpları (paradigma da denir)İnanç, değer, kimlik, beklenti, tavır, alışkanlık, karar, fikir, kendimiz ,başkaları ve yaşam hakkındaki düşünce kalıplarımızın bir toplamıdır.
Joel Arthur Barker, Paradigma adlı kitabında şöyle diyor; ‘’ Paradigmaların gücünün
yargılarınızı etkilemesini önlemek için ,geleceği keşfederken kendinizi riske atın. Geleceğinizi şekillendirebilmek için paradigmalarınıza hazır olmalı ve onları değiştirebilmelisiniz.’’
Eğer paradigmalarımızı yani zihinsel kalıplarımızı anlayabilirsek yaşamda istemediğimiz ‘’SONUÇ’’ları üreten ‘’ SEBEP’’ lerimizin farkında oluruz.
Bu da bilince bilmemezlikten gelemezsin demektir. Yazının başında da değindiğim gibi ‘’ Yeni bir fikre uzanan bir zihin, bir daha asla orjinal boyutlarına dönemez’’ kişi artık FARK ETMİŞTİR. Fark etmek ise beraberinde bir sürü rahatsızlığı getirmesine rağmen kişinin bu konuyu geliştirmesi açısından da fırsattır. Bizi kısıtlayan sınırlandıran ve artık kullanışlı olmayan kalıplarımızı fark ederek bunları esnetmemiz, veya işe yaramayan alışkanlık ve tavırlarımızı artık geride bırakmamız gerektiğini de öğretir.
Zihin haritaları değişmeden, sonuçlar değişmez.
Kalıcı sonuçlar yaratmak için, düşünce şeklinizi değiştirmeniz gerekir. Zihin kalıpları değişmediği sürece her türlü değişim ya da gelişim minimal düzeyde olacak ve/ veya kısa sürecektir.
Sonuçlara bakarken ‘’SEBEP’’ leri fark ettiğimiz, kendi paradigmalarımızı( zihin kalıbı ) keşfettiğimiz harika günler diliyorum.

Ayşenur SÜER
Profesyonel Koç

Bize Ulaşın

Merak ettiğiniz her konuda bize yazın.

× Size nasıl yardımcı olabiliriz?